» الرئيسية » فعاليات » توصيات مبادرة #مرحبا_أخي - نحو #عالم_أفضل - باللغة التركية


توصيات مبادرة #مرحبا_أخي - نحو #عالم_أفضل - باللغة التركية

02 أبريل 2019 - 12:15

  

Sosyal topluluklar içerisinde ırkçılığın ve kimliğe bağlı çeşitli katliamların beslendiği şiddet akımlarının tırmanışa geçmesinin ve bütün toplumları kapsayacak boyutlara ulaşmasının gölgesinde, dünyada birçok bölgeyi içine çekebilecek etki tepki dairesine duçar olmayı da göz önünde bulundurup hükümetleri tarafından üretilebilecek politikaları göz ardı ettiğimizde bütün toplumlar için güvenli yaşam yollarını sağlama zarureti konusundaki inançtan hareketle uluslararası ve genel önemli şahsiyetleri, insan hakları ve insani yardım kuruluşlarını, sebepsiz akan kanın durdurulmasını, nefreti yayan ırkçılığa karşı konulmasını önemseyen ve kimliğe bağlı katliamlara karşı öfkenin tetiklediği bütün sivil toplum kuruluşlarını, bu uluslararası sosyal girişimin gerçekleştirilmesi konusunda bize katılmaya ve bizimle dayanışmaya davet ediyorum. Öyle ki bu girişim, Yeni Zelanda’da namaz kılanlara yapılan saldırı suçuyla ortaya çıkan uluslararası vicdanın uyanmasında yatırımı zorunlu kılacak, tekrarlanmasını engelleyecek ve insani kardeşliğin hakim olduğu daha iyi ve daha güzel bir dünyayı müjdelemektedir. Bu ise şu şekilde mümkündür:

Birincisi: Tepkisini en ulvi insani duygularla bu ırkçı cinayete karşı sergileyen Yeni Zelanda liderlerine ve halkına selam ve saygılarımızı iletiyoruz. Ayrıca ırkçılığa karşı devlet ve toplum olarak kararlı duruşu ortaya koyan, Müslüman halklar üzerinde olumlu yankı uyandıran ve bütün dünya halkları üzerinde etkisi olan hukuki icraatları ve tutumundan dolayı da selam ve saygılarımızı iletiyoruz.

İkincisi: Bu çağrımız, diyalog için uygun zeminler, kürsüler ve minberler üretmek üzere bütün gayretlerini birleştiren bütün dünya halklarına yapılmış bir çağrıdır. Toplumları çatışma alanına dönüştürmek ve dünyayı en büyük ve en tehlikeli kan bataklığına sürüklemek için bütün çatışma sebepleriyle yüklü, sıcak çelişkilerle dolup taşan ve yıkıcı tercihlerle sıkıştırılmış bu çağda üzerinde inşa edebiliriz.

Üçüncüsü: Çağrımız, birlikte yaşama ve diyalogun temellerini ortaya koymak üzere insanlık tarihinin bu sürecinde bir araya gelip güçlerini birleştirmeleri yönünde bütün dünya halklarınadır. Bu çağrımız, bütün halklar ve milletler için onurlu ve güvenli yaşamın asgari standartlarını garanti etmek, kendi temsilcilerini seçmek, onurlu ve güvenli yaşam beklentilerini samimi bir şekilde dile getirmeleri üzere zorunlu bir mukaddime olarak, yöneticilerin sarayından ve siyasi kulislerden değil de halkların ve toplulukların emellerinin bizzat merkezinden sadır olan “Dünya Barışı’nı” tesis etmek içindir.

Dördüncüsü: Çağrımız, birçok kültürden hareket eden, milletlerarası birlikte yaşam maslahatını, aralarındaki çıkar çatışmasının önüne geçiren toplum içinde hatırı sayılır uluslararası ve genel şahsiyetlerden yeteri sayıda şahısların milletler ve medeniyetler arası birlikte yaşam girişimine zaman ayırmanın önemini ortaya koymak içindir. Bu birlikte yaşama, siyasi çekişmelerden soyutlanmış ve dar ırkçı maslahatlar atmosferinden uzak ve bağımsız olmalıdır.

Beşincisi: Bu girişimimiz, diyalog kültürünü, medeniyetler arası bütünleşmeyi, halklar arası iletişimi ve insanlığımızın bütün izlerini yok edip insan cinsinin hayatını tehlikeye sokan medeniyetlerin çatışması çağrıları karşısında birlikte yaşama kültürünü vurgulamaktadır.

Altıncısı: Ayrıca ırkçılığın suç sayılması ve hukuki, sosyal ve kültürel bütün yollarla ırkçılığa karşı koyma yönünde çalışmalar yapmasının zorunluluğu konusunda Birleşmiş Milletlere (BM) çağrıda bulunuyoruz. Bunun yanı sıra insana yönelik saldırıların her şeklini ve çeşidini, bunun içinde etkisi bireylerin ve örgütlerinkinden daha çirkin, daha tehlikeli ve daha derin olan devlet terörü de dahil olmak üzere terörizmin tarifini kapsamlı ve tarafsız bir şekilde ortaya koyması yönünde BM’ye çağrı yapıyoruz.

Yedincisi: Bu çağrımızda terörizmin, belli bir din veya kültüre dayandırılamayacağı daha çok dünya genelinde yaşanan düzensizliğe, sıkıntılı siyasi ve sosyal karışıklıklara ve çevresel etkenlere dayandırılması gerektiği vurgulanmaktadır. Her ne kadar günümüz dünyasında karar verme konumundaki birçok organ, terörizmin yayılmasında suçlama oklarını belli bölgelere ve kültürlere yöneltiyorsa da bizler bu organları, yabancı işgalinin ve siyasi despotizmin hakim olduğu bu bölgelerde yaşanan siyasi ve zorbalık halinin araştırılıp incelenmesine davet ediyoruz. Öyle ki bu bölgelerdeki terörizmin üretilmesi ve yaygınlaştırılması konusundaki bütün çabaların ana sorumluluğunu, bu yabancı işgale ve siyasi despotizme yükleyebiliriz.

Sekizincisi: Milletler ve medeniyetler arası birlikte yaşam girişimi, dünyanın çeşitli bölgelerinde hiçbir millet ve toplum ayırımı yapmadan, şiddeti körükleyen ve teşvik eden eğitim metotlarının yeniden gözden geçirilmesini zorunlu görmektedir. Bu ise kültürler arası çelişkilerin derinleşmesine yönelik yapılan geniş operasyonları kuşatma altına almak ve genç beyinlere nefreti ve düşmanlığı yayma sebeplerini durdurmak ve ortadan kaldırmak için yapılmalıdır.

Dokuzuncusu: Irkçılığın ve kimliğe dayalı katliamların bataklığından olabildiğince uzak, sırf çeşitlilik ve farklılıkların korunması için çalışan ve söz söyleme silahını kullanan medyasal insani bir onur sözleşmesinin ortaya konması zorunlu hale gelmiştir.

Onuncusu: Dünyanın çeşitli bölgelerinde çok kültürlülüğü savunan, süper güçlerin askeri müdahalelerinden halkları koruyan ve güçsüz halklar üzerinde belli kültürel modelleri dayatma girişimlere karşı koyan toplumsal kuruluşların oluşturulması zorunludur.

On birincisi: Milletler arası iletişimi destekleyecek, terör ve ırkçılığa karşı mücadele edecek sivil örgütlerin, araştırma merkezlerinin, uzay ve elektronik kürsü ve alanlarının oluşturulması ve desteklenmesi önem arz etmektedir.

On ikincisi: Milletler ve halklar arası birlikte yaşama, diyalog ve iletişimi teşvik eden farklı kültürlerden edebi eserlerin tercüme edilmesi ve basılıp yayınlanması desteklenmelidir.

On üçüncüsü: Bu çağrı, Ağustos 2019 tarihinde, İstanbul’da gerçekleştirilecek olan Birinci Girişim Kuruluş Kongresi açılışına katılmaları ve hazırlık yapmaları için bütün sivil toplum kuruluşlarına, genel, küresel ve önemli bütün şahsiyetlere açık bir davetiyedir. Milletler ve medeniyetler arası birlikte yaşama sözleşmesini ortaya koymak, girişim için yönetim ve çalışma iç tüzüğü oluşturma, genel koordinatörü ve dünyanın çeşitli başkentlerindeki birimlerin karar organlarını seçmek üzere bu kongre toplanacaktır.

 

Hürriyet Siyasi ve Stratejik Araştırmalar Merkezi

İstanbul - 2 Nisan 2019



مرفقات

توصيات مبادرة #مرحبا_أخي - نحو #عالم_أفضل - باللغة التركية -



القضايا



الوسوم